18 Şubat 2009 Çarşamba

Yurt kafası

Efendim sanırım dün de dönemin başladığından bahsetmiştim, biraz daha yurt kafasına yönelik bir bahsedişte bulunayım istiyorum bu yazıda. 2008 / 2009 Bahar Dönemi'nde yurttaki ikinci gecemizdeyiz efendim. Ne olduysa akşam 8de sızmışım ben, Bourne Identitiy izliyordum, ikinci cdnin hemen başlarında baya bayaa sızasım geldi, gittim yatağıma sızdım efendi efendi, hiç uğraşmadım.

Tabi insan akşam 8'de sızınca, gece 1'de uyanıyor ister istemez. Sonra sabaha kadar ne yapayım diye düşünüyor. Bourne Identity'nin ikinci sidisini izleyip kitap okuyarak yeniden sızasım var efendim. Sabah 9.30'da ders var lan, manyak mıyım anasını satıyım uyumuycam, sonra derse gidemiyorum filan. Biliyorsunuz son yazımda klasik öğrenci yeminlerimi ettim, en azından ilk bir iki hafta uyayım kendilerine, ayıp olmasın.

Kitap demişken, geçenlerde bir yazımda bahsettiğim Ahmet Ümit'in "Bâb-ı Esrar"ını okuyorum. Çok güzel kitap lan. Konya, Mevlana, Şems-i Tebrizi v.s. gibi mistik konular etrafında dönen, bir yandan da modern zamanlarda yaşanan bir sigorta soruşturmasını kendisine konu eden çok keyifli bir polisiye. Tavsiye ediyorum vallahi. Arada, yatmadan önce kitabı okuya okuya, nihayetinde rüyamda Konya'yı görmeyi başardım. Ne olmuş nasıl olmuş bilmiyorum ama bir şekilde Sabancı'dan Selçuk Üniversitesi'ne geçmiştim ve öyle birşeydi ki, okuyacağım kampüs Konya'nın bile 1 saat dışındaydı. Konyalılar alınmasın ama bir nevi kabustan uyanırcasına kalktım lan yataktan, benim gibi İstanbul aşığına yapılacak iş değil bu =) Ha ama yinede, ağzımda çok ilginç de bir tat kalmadı değil, herkes masterda yurtdışı ister, olur da okulu bitirebilirsem Anadolu istiyorum sanırım ben.

Yazıya yurt kafası diye başlayıp nerelere geldik yahu. Neyse, yurtta ikinci gecem işte bu dönem için, konserve gıdalar, hazır yemekler filan geri döndü. Bir de bol bol kafa olma imkanı filan. Yurt yaşamının öle bir yanı var, etrafta eş dost çok olunca kafa imkanı da bol oluyor. Bugün 8 gibi sızarken exchangeler partimsi birşeyler yapıyorlardı, 1 saat önce filan uyandığımda bitirdiler galiba, baktım, meh, pek ümit veren kız yoktu, hiç bulaşmadım hacı. Bir ara bir parti organize edilir, gerekli kısmına bulaşılır, şimdi uykum filan var. Aslında yok ama, gelicek umarım.

işte öyle efendim, azcık bılabıla yapıyım size istedi canım, iyi de oldu, ferahladım. Yazmanın bu kafası güzel zaten. Beynini böyle yazıya dökmek filan. Fakat girmiycem şimdi bu konuya, zaten yine milyon yerden, zilyon yere atladım, bir de bunla iyice canınızı sıkmayım. Hem tecrübeyle sabittir ki yazı uzadıkça okunma ihtimali düşüyor. Ayıp lan aslında yaptığınız, okusanıza lan alçaklar yazdıklarımı. Neyse hacım, hadi öptüm hepinizi =)

2 yorum:

  1. Selamon efendi,
    anadoluya kesin gec derim, sabancida okudugunu tahmin ederek iyi bir anadolu universitesinde is bulursun diye dusunuyorum. ben denedim resmen hizaya geldim! Ama, cik, master icin asla bir anadolu universitesine gitme! egitim sakaya gelmez=)

    YanıtlaSil
  2. Abi evet Sabancı'da okuyorum da, üniversitede iş bulmak için bir master gerekmez mi? O masterıda işte Anadolu'da yapsam hani sonra oradan araştırma görevliliğine filan yükselişim rahat olur diye şey ettiydim, tabi sen de şimdi tecrübe var, benim şey etmemden çok daha bir bilgi birikimi o, tavsiyelerinize açığım efendim =)

    YanıtlaSil

yor beni, yorumla beni