14 Ağustos 2009 Cuma

Mimlenmişim v.3

Efendim adettendir, komşudan gelen tabak, boş gönderilmez. Bizim komşu genç Doruk da bana içi mim dolu bir tabak göndermiş, afiyetle tükettik. Tabağı geri göndericez ama, malum boş gönderemiyoruz. Adetler filan. Tabi şimdi hemen hani devrimci adamdın, hani Marx hayranıydın, ne oldu, adet madet, çelişiyorsun kendinle diye atlıyacak insanlar ordan burdan, onlara zamanının gazete reklamındaki gibi "yapma bunu!" diyorum. Yaşadığın toprakların dinamiklerini kavramadan, nasıl o topraklardaki hayatı değiştireceksinki? Komşusundan gelen tabağı boş gönderen adam, bırak devrimciyi, Allame-i Cihan olsa, yine de dinletemez kendisini. O yüzden işin bu kısmını burada bırakıyor, pek sevgili komşum Doruk'a, mimle dolu olarak gönderdiği tabağını, mimle dolu olarak geri iade ediyorum:

1. Neden blog yazarsınız?
-Aklıma birşeyler geliyor, sonra o birşeyleri yazasım geliyor, yazdıklarımı paylaşasım geliyor filan... Aslında en temelinde amaç sosyal olmak sanırım. Kimsenin okumayacağını bilsem yine yazar mıydım, inan bilmiyorum. İnsanlarla iletişim halinde olmayı seviyorum ve blog da bana başka bir iletişim kanalı sağlıyor işte. Hafiften ego tatmini de söz konusu tabii, onu da inkar edemem. Yaptığı birşeyin beğenilmesinden, kim haz etmezki?

2.
Son zamanlarda vakit ayıramadığınız bir uğraş?
-O kadar çokki. Hatta buyrun sizi "Sarıyorum Mütemadiyen" başlıklı yazımıza alalım.

3.
Şu anda imkanınız olsa gerçekleştireceğiniz hayaliniz?
I wanna a helicopter upto roof and 1 million dollars, cash!

4. Hayatınızda iyi ki yapmışım dediğiniz 3 şey?
-Yaptığım şeylerin hepsiyle aram pek iyi. O sebeple, bu kadar çabuk bayan ve sorumluluklarını bir türlü adam akıllı üstlenemeyen bir birey olmak dışında yaptığım herşeyi bu üç şey arasına sokuyorum.

5. Mutfakta en sevdiğiniz uğraş nedir?
-Mutfak fantezisi! Ya ne olacağdı? Hatun yoksa da, basit ama lezzetli yemek üretmek. Pilav, makarna, omlet ve türevleri öğrenci yemekleri konusunda alayınızın eline veririm, acımam. Barbunya, ıspanak, karnıyarık filan gibi daha komplike yemeklerde ise kapışırım, fazla pratik sahibi değilim.

6. En sevdiğiniz üç yemek?
Arkadaşım en sevdiğim yemekleri 3e indirgeyebilsem, sence bu kadar göbeğe sahip olur muydum? Yemek dediğin bildiğin efsanevi birşey, birçoğuna hayranım. Sevmediğim üç şey sayabilirim ama; bakla, bamya, kereviz.

7. Giyim konusunda abarttığınız eşya?
-Şort, tişort ve parmak arası terlik. 4 mevsimin 3ünde bunları giymemem lazım sanırım, en azından annem öyle diyor. Annem diyorsa doğrudur, kadın iyi anlıyor bu işten. Ha doğru diye ben yapar mıyım, yok canım, ne münasebet. Vazgeçmem şortumdan, vazgeçmem parmak arası terliğimden.

8.
Çocuklarınıza nasıl hitap edersiniz?
-Hımm, henüz öyle bir şeye sahip değilim ama, eğer olsaydım muhtemelen "hacı, abi, moruk" filan diye hitap ederdim. Bilmiyorum, genelde diğer insanlara böyle hitab ediyorum.

9.
Sizi anlatan bir resim?

(bu sonuncusu şahane oldu, daha iyisi olamazdı)

4 yorum:

  1. alkışlıyoruz efenim, teşekkür de ediyoruz, tabağı boş göndermemişsiniz :)

    YanıtlaSil
  2. bamya, kereviz, bakla! ahaha bir nesil neden bunlardan nefret ediyor acaba =)

    YanıtlaSil
  3. Bamya ve kereviz, ikisi de nefistir ki. Hele kerevizin yoğurtlu cevizli salatası yapılır çiğden rendeleyip, tadından yenmez diycem ama pek güzel de yenir :)
    Ayrıca sondaki resim pek yakışmış oraya, zira seni bir Bira Adam olarak tanıdık =)

    YanıtlaSil

yor beni, yorumla beni